Temmuz 09, 2013

Karşı yakaya Sakız turuna buyurun!

Bu sene Sakız yolcusu olan, olacak olan ya da olmuş bir sürü insan olacak etrafınızda emin olabilirsiniz. Yolu İzmir'e, Çeşme'ye düşen herkes 20 euro verip karşı yakaya geçip Yunan havası soluyacaktır. Yolculuk desen zaten 50 dakika, ada dersen bir sürü aktivite dolu hem de mis gibi yurtdışı tatili...

Fotoğraf: Özlem Ekenler
Biz bu sene bunu en erken yapanların arasındayız. Daha okullar kapanmadan Çeşme'ye gittiğimiz için sezon açılmadan Sakız adasına adım atmış olduk. Benim Yunanistan'a ilk gidişim değil. Blogu takip edenler bilir, iki sene önce Yunanistan'da epey gezinmiştim. Bilmiyorum hatırlar mısınız ama komşu ülkeyi de insanlarını da çok sevmiştim. Bu gördüğüm üçüncü Yunan adası. Havası aynı, yüreği aynı bir yer Sakız. İnsanı insanımıza, sofrası soframıza çok benziyor.

Sakız'da da geleneğimizi bozmadık ve daha adaya ayak basar basmaz araba kiraladık. Eğer grup ile geziyorsanız araba kiralamak her zaman turlara katılmaktan daha ekonomik oluyor. Sezonuna ve arabasına göre 25-30 euro dan araba kiralayabiliyorsunuz. Elimizde Lonely Planet Yunanistan rehberimiz, telefondan GPS uygulamamız düştük yollara. Bir yandan gittiğimiz yerleri rehberden okuyup, bir yandan kendimizi günün akışına bırakarak gezindik durduk adada. Ege'ye ve adaya aşık insan ben, halimden memnun şöför koltuğunun yanında adanın, denizin, yeşilin keyfini çıkardım bütün gün.

Bir gününüzü dolu dolu geçirebileceğiniz bir yer Sakız. Merkezi, limandan adımınızı atar atmaz başlıyor. Ada nüfusunun çoğunluğu burada yaşıyor. Filippos Argentis Müzesi, Korais Kütüphanesi, Arkeoloji Müzesi, Bizans Müzesi, Giustiniani Palace Müzesi görülecek yerler arasında. Zamanı iyi değerlendirmek adına mutlaka iyi bir plan yapmalı. Sakız merkezi en çok zamanınızı alacak yerlerden biri. Adayı gezmeyi planlarken bunu mutlaka göz önünde bulundurun.

Sadece merkeze takılıp kalmayın ama. Lakin adanın geri kalanında görülecek çok güzel yerler var. Bunlardan biri Pyrgi. Merkezden 25 km güneyde yer alan bu köyün geometrik şekillerle dekore edilmiş evleri meşhur. Sokakların arasında gezinerek bu küçük köyü keşfedebilirsiniz. Yürümek ve belki soluklanmak için kilisenin bulunduğu küçücük meydanda birşeyler içmenin dışında fazla yapılacak birşey yok. Bir de fotoğraf çekmek için iki üç tur atmanız gerekebilir tabi. Malum keşif, deneme ve esas fotoğraflama biraz zaman alıyor :)

Fotoğraf: Özlem Ekenler


Mesta, bence adanın en güzel yeri. Sakız'a gidip Mesta'yı görmeden dönmeyin. Gördüğüm için gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki Rodos'un minyatürü gibi bir köy burası. 14. yy'da kurulmuş antik köy, merkezin 35 km güneyinde. Yeri gelmişken bir küçük not düşmek isterim buraya. Adada arabayla gezerken tabelalarla çok rahat yön bulabiliyorsunuz. O yüzden hiç tedirgin olmayın. Mesta'da mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir dükkan var. Adının İngilizcesini bilmediğim ama aşağıda fotoğrafını paylaştığım dükkan, el yapımı seramikler satıyor. Hediyelik dükkan demeye dilim varmıyor çünkü içeride sanat eseri diyeceğiniz eşyalar var. Bir uğrayın derim... Kışın sadece 300 kişinin yaşadığı küçüçük bir köyde burayı açan vizyon ve estetik sahibi sanatçı ile de tanışın.

Fotoğraf: Özlem Ekenler

Adaya geldik, balık yemeden dönmeyelim derseniz adalıların bize söylediği en taze balık için Lithi'ye uğramanız.

Eğer kısa bir tatil yapalım ama nereye gidelim diye düşünüyorsanız, Sakız'ı öneririm. Hem yurtdışı tatili hem de ekonomik olarak sizi (maalesef) Çeşme ya da Alaçatı'da kalmaktan daha az zorlar.

Denizi şahane, yemeği taze, aktivitesi bol bir ada tatili için Sakız sizi bekler...




5 yorum:

  1. Twitter'a "Alaçatı ve Sakız Adası... Gelecek sene için tatil planım." yazdıktan sonra bu postu görmek ilginç bir tesadüf oldu benim için :)

    YanıtlaSil
  2. :) artik tesaduf mu onu bilemem... belki ada seni cagiriyordur :)

    YanıtlaSil
  3. O çağrıya hemen kulak verebilmeyi isterdim ama biraz bekleyeceğiz artık :)

    YanıtlaSil
  4. çok güzel bir yazı olum, elinize sağlık

    YanıtlaSil
  5. tesekkur ederim, sevindim begendiginize :)

    YanıtlaSil