Haziran 05, 2011

Geçmiş daha geçmemişken... Bergama tarihin bugüne karıştığı sokakları ile sizi bekliyor

Pers, Büyük İskender, Frigya, Trakya Krallığı, Roma ve Bizans dönemlerini görmüş, daha ilk çağlarda çok güzel anıtlar çıkarmış ve aynı adı taşıyan krallığın merkezi olmuş Bergama antik dönemdeki ismiyle Pergomon salına salına gezdiğimiz Ege gezimizin ilk durağıydı. İzmir’in 100 km kuzeyinde bulunan ilçe, zamanının önemli sağlık merkezlerinden Asklepion, ilk yerleşim alanı olan 300 m. yüksekliğinde dik bir tepe üzerinde kurulan Akropol ve Serapis Tapınağı’na (Kızıl Avlu) ev sahipliği yapıyor.

DSC_5031 DSC_5120 DSC_5113 DSC_5132

Çok dik bir tepede yer alan Akropol’e araba ile çıkılsada şimdilerde kullanılan yeni yol 8 ay önce resmen açılan teleferikten geçiyor. Çok tartışma yaratmış teleferik inşaatı ama şimdilerde herkes hayatından memnun gözüküyor. Kişi başı 8 TL ödeyerek 4 dakikada Akropol’e çıkıyorsunuz. Bergama Kral Sarayları, Athena Tapınağı, kütüphane, Zeus sunağı Akropol’de görülecek yerler arasında. Adını bir türlü doğru telafuz edemediğim Asklepion dönemin sağlık merkeziymiş. Sütunlu bir caddeden geçip Asklepion’a geliyorsunuz. Maalesef zamanımız çok az olduğu için burayı çok detaylı gezemedik. Günümüzde kentin içinde kalan eski Bergama'nın en büyük yapısı olan Kızıl Avlu ise Mısır tanrılarına adanmış bir tapınak. Çok güzel fotoğraflar çekip geldik buradan.

Bergama’nın birde mutlaka gezilmesi gereken ara sokakları ve Bergama evleri var. Günlük hayatın sürdüğü, çoluk çocuk yaşlı genç herkesin taş yollarında dolandığı sokakları ve güzelim rengarenk evleri gezinizin en eğlenceli rotası olacaktır.

Unutmadan, yemeği Bergama Ticaret Odası’nın tesislerinde yedik. Size de tavsiye ederim.

DSC_5140

DSC_5065

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder