Temmuz 18, 2012

Değişim sabittir - Vol II

Bu başlığı daha önce atmıştım. İnsan değişmez diye diretenlere gıcık olduğum bir dönem yazılmış bir yazının başlığıydı hatırlıyorum. Halbuki sabit olan tek şey herşeyin sürekli bir değişim halinde olması, öyle değil mi ?

18 Temmuz uyandığım andan itibaren bana inatla birşey söylemeye çalışan bir gün gibi geldi bana. Sabah "how I met your mother" dizisini seyrederken farketmemiştim ama gün ilerledikçe daha da bariz olmaya başladı bu mesaj. Dizinin bugünkü konusu değişim üzerineydi. Hayatın nasıl değiştiği, o değişimi nasıl istemediğimiz, değişime nasıl karşı geldiğimiz ve tahmin edeceğiniz üzere en sonunda değişime nasıl ayak uydurduğumuzu kısa ve komik bir dizide görmüş olduk.

Öğleden sonra bir kitapçıda kitaplara bakarken daha önce "Tanrı ile Sohbet" kitabından tanıdığım Neale Donald Walsch'ın başka bir kitabı gözüme çarptı. Türkçeye "Dünya Hızla Değişiyor Ya Sen?" olarak çevrilmiş kitabın bence tam tercümesi "Herşey değiştiğinde, herşeyi değiştir" (When everything changes, change everything) olmalıydı. Neyse konumuz bu değil tabi. Kitaba kısaca göz attım (aslında yarım saat kadar kitapçının yerine çöküp kitabı okuyabildiğim kadar okudum). Kısaca ne dediğini söylemek istiyorum "değişim kaçınılmaz. siz ne yaparsanız yapın herşey değişecek. iyisi mi siz bu değişime ayak uydurun". Daha sonra nasıl ayak uydurabileceğinize ilişkin yazılar ve tavsiyeler ile devam ediyor kitap.

Son olarak da takip ettiğim bloglardan birinde birkaç saat önce bu aşağıdaki resme rastladım. Adaptasyon başlığını atmış yazan. Bana inanılmaz inatçı bir ağaç izlenimi verdi. Nasıl bir inat etmekse sanki "siz ne yaparsanız yapın ben burdayım" demiş sonra da eklemiş "ben yolumu bulur, bu değişime ayak uydururum. görün bakın!"

Kimileri tesadüf der kimileri daha ruhani bir duruma bağlar.... Ben bilinçaltıma bağlı algıda seçicilik olduğunu düşünüyorum. Bu senenin başında astrolojiden iyi anlayan bir arkadaşım haritama bakıp bana demişti ki "değişime karşı çıkma sakın. hayatla kavga etme. ne olacaksa olacak. sen iyisi mi ayak uydurmaya bak". Üstünden yedi ay geçmiş ama ben bugün hatırladım arkadaşımın bu cümlesini.

Beni tanıyan bilir ben hep hayatla kavga ederdim, küçükken bile... Aklıma yatmayanı bir türlü içime sindiremezdim. Acaba değişim vakti geldi mi ? ya da çoktan geçti mi ? :)


2 yorum:

  1. “Life is a series of natural and spontaneous changes. Don’t resist them - that only creates sorrow. Let reality be reality. Let things flow naturally forward in whatever way they like.”
    — Lao Tzu

    YanıtlaSil
  2. Let reality be reality ...
    I should work on this one
    Many thanks
    :)

    YanıtlaSil